1958 CENEVRE DENİZ HUKUKU SÖZLEŞMELERİ : KITA SAHANLIĞI SÖZLEŞMESİ

28 Nisan 1958 tarihinde Cenevre’de imzalandı, 10 Haziran 1964’de yürürlüğe girdi.

Türkiye, bu sözleşmeye taraf değildir.

4 Ana Sözleşmeden oluşan 1958 Cenevre Sözleşmeleri, yerini 10 Aralık 1982’de imzalanan BM Deniz Hukuku Sözleşmesine bırakmıştır.

(Aslan Gündüz, Milletlerarası Hukuk – Temel Belgeler Örnek Kararlar, Betaş Yayınları, İstanbul 2000)

Bu Sözleşmeye Taraf olan Devletler aşağıdaki hususlarda anlaşmaya vardılar:

Madde 1

Bu maddelerin uygulanması bakımından, “kıta sahanlığı’ terimi, a – kıyıya bitişik fakat karasuları sahasının dışında 200 metre derinliğe kadar olan sualtı alanlarının deniz yatağını ve toprak altını veya, o derinliğin ötesinde, üstteki suların derinliğinin zikredilen alanların doğal kaynaklarını işletmeye imkan tanıdığı yere kadar uzanan yerleri, b – adaların kıyılarına bitişik olan benzeri sualtı alanlarının deniz yatağı ve topaltını ifade etmek üzere kullanılmıştır.
Madde 2

1. Kıyı Devleti doğal kaynaklarını araştırma ve işletme amacıyla kıta sahanlığı üzerinde egemen haklar kullanır.
2. Bu Maddenin 1. paragrafında zikredilen haklar, kıyı Devleti kıta sahanlığını araştırmazsa veya kaynaklarını işletmezse bile, kıyı Devletinin rızası olmadan hiç kimsenin bu faaliyetlere tevessül edemeyeceği veya kıta sahanlığı üzerinde talepte bulunamayacağı manasında inhisaridir.

3. Kıyı Devletinin kıta sahanlığı üzerindeki hakları, etkin veya farazi işgale veya herhangi bir açık duyuruya bağlı değildir.

4. Bu maddelerde zikredilen doğal kaynaklar, sabit türlere ait canlı organizmalarla, yani hasat safhasında ya deniz yatağının üzerinde ya da altında hareketsiz olan veya deniz yatağı veya toprak altı ile devamlı şekilde fiziki temas halinde olmadıkça hareket edemeyen organizmalarla birlikte deniz yatağı ve toprak altının mineral ve diğer canlı olmayan kaynaklarından ibarettir.

Madde 3

Kıyı Devletinin kıta sahanlığı üzerindeki hakları, onun üzerindeki suların açık deniz olarak hukuki statüsünü veya bu sular üzerindeki hava sahasının hukuki statüsünü etkilemez.
Madde 4

Kıta sahanlığının araştırılması ve doğal kaynaklarının işletilmesi amacıyla makul tedbirleri alma hakkı saklı kalmak üzere, kıyı devleti kıta sahanlığı üzerinde kablolarının ve boruların döşenmesi ve bakımını engelleyemez.
Madde 5

1. Kıta sahanlığının araştırılması ve kaynaklarının işletilmesi, seyrüsefere, balıkçılığa veya denizin canlı kaynaklarının muhafaza edilmesine haksız bir şekilde müdahaleye yol açamayacağı gibi, kamuya açıklanmak üzere yürütülen temel oşinografik veya diğer bilimsel araştırmalara da herhangi bir müdahaleye yol açamaz.
2. Bu Maddenin 1. ve 6. paragraf hükümlerine tabi olmak kaydıyla, kıyı Devleti kıta sahanlığının doğal kaynaklarının araştırılması ve işletilmesi için gerekli olan tesisleri ve diğer cihazları kıta sahanlığı üzerinde inşa etme ve bakımını yapma veya işletme ve bu gibi tesis ve cihazların etrafında güvenlik bölgeleri kurmak ve bu bölgelerde tesislerin korunması için gerekli tedbirleri almak hakkına sahiptir.

3. Bu Maddenin 2. paragrafında zikredilen güvenlik bölgeleri, kurulmuş tesis ve diğer cihazların çevresinde, dış kenarlarının her bir noktasından itibaren ölçülmek üzere, 500 metrelik bir mesafeye uzayabilir. Bütün gemiler bu güvenlik bölgelerine riayet etmeye mecburdur.

4. Bu tesis ve cihazları, kıyı Devletinin yargı yetkisine tabi olmakla beraber, ada statüsüne sahip değildir. Kendilerine ait karasuları yoktur ve bunların varlıkları kıyı Devletinin karasularının sınırlandırılmasını etkilemez.

5. Herhangi bir tesisin kurulması gerekli şekilde duyurulmalıdır ve bunların varlıklarını ikaz eden daimi araçların bulundurulması gerekir. Terk edilen veya kullanılmayan bir tesisin tamamı ile kaldırılması gerekir.

6. Milletlerarası ulaşım için elzem olan tanınmış su yollarının kullanılmasına müdahale teşkil ettiği yerlerde, ne tesis veya cihazlar ne de onların etrafındaki güvenlik bölgeleri kurulabilir.

7. Kıyı Devleti, güvenlik bölgelerinde, denizin canlı kaynaklarını zararlı unsurlardan korumak için uygun olan bütün tedbirleri almaya mecburdur.

8. Kıta sahanlığı ile ilgili ve orada yürütülen herhangi bir araştırma için kıyı Devletinin rızası alınacaktır. Buna rağmen, kıyı Devleti, kıta sahanlığının fiziki ve biyolojik hususiyetlerini tamamiyle bilimsel şekilde araştırma amacıyla ehliyetli bir kurumun yaptığı bir talep için normal olarak rızasını esirgemeyecektir; şu şartla ki kıyı Devleti eğer isterse araştırmaya katılma veya orada temsil edilme hakkına sahip olacak ve her halükarda neticeler ilan edilecektir.

Madde 6

1. Aynı kıta sahanlığının, kıyıları karşı karşıya olan iki ya da daha fazla Devletin ülkesine bitişik olduğu yerlerde, bu Devletlere ait kıta sahanlığının sınırı bu Devletler arasında anlaşma ile tespit edilecektir. Anlaşma yoksa ve özel şartlar başka bir sınır hattını haklı kılmıyorsa, sınır, her noktası her bir Devletin karasularının genişliğinin ölçülmeye başlandığı esas hatların en yakın noktalarına eşit uzaklıkta olan orta hattır.
2. Aynı kıta sahanlığının kıyıları yan yana olan iki Devletin ülkesine bitişik olduğu yerlerde, kıta sahanlığının sınırı bu Devletler arasında anlaşma ile tespit edilecektir. Anlaşma yoksa ve özel şartlar başka bir sınır hattını haklı kılmıyorsa, sınır, her bir Devletin karasularının genişliğinin ölçülmeye başlandığı esas hatların en yakın noktalarından itibaren eşit uzaklık ilkesinin uygulanması suretiyle tespit edilecektir.

3. Kıta sahanlığının sınırlarını tespit ederken, bu Maddenin 1. ve 2. paragraflarına uygun şekilde çizilen herhangi bir hat belirli bir tarihte mevcut olan haritalara ve coğrafi hususiyetlere göre tarif edilmeli ve kara üzerindeki teşhisi kabil daimi sabit noktalar dikkate alınmalıdır.

Madde 7

Bu Madde hükümleri, kıyı Devletinin toprak altının üstündeki suyun derinliği ne olursa olsun tünel açma yolu ile toprak altını işletme hakkına halel getirmez.
Madde 8

Bu Sözleşme, 30 Ekim 1958’e kadar Birleşmiş Milletlerin veya herhangi bir uzmanlık örgütünün üyesi olan bütün Devletlere veya Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Sözleşmeye taraf olmaya davet ettiği diğer herhangi bir Devletin imzasına açıktır.
Madde 9

Bu Sözleşme, onaya tabidir. Onay belgeleri, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne tevdi edilecektir.
Madde 10

Bu Sözleşme, Madde 8’de zikredilen kategorilerin herhangi birisine ait olan herhangi bir Devletin katılmasına açıktır. Katılma belgeleri Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne tevdi edilecektir.
Madde 11

1. Bu Sözleşme, yirmiikinci onay veya katılma belgesinin Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne tevdi edildiği tarihi izleyen otuzuncu günde yürürlüğe girecektir.
2. Yirmiikinci onay veya katılma belgesinin tevdi edildiği tarihten sonra, Sözleşmeyi onaylayan veya ona katılan bir Devlet için Sözleşme o Devletin onay veya katılma belgesini tevdi etmesinden sonraki otuzuncu günde yürürlüğe girecektir.

Madde 12

1. İmza, onay veya katılma sırasında herhangi bir Devlet bu Sözleşmenin 1-3’üncü maddeleri dışında kalan maddelerine çekince ileri sürebilir.
2. Bir önceki paragraf gereğince bir çekince ileri süren bir Devlet, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne hitaben bir bildirim ile herhangi bir zamanda çekincesini geri alabilir.

Madde 13

1. Bu Sözleşmenin yürürlüğe gireceği tarihten itibaren beş yıllık bir süre geçmesinden sonra, bu Sözleşmenin gözden geçirilmesi ile ilgili bir talep herhangi bir akit tarafça Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne hitaben yazılı bir bildirim ile herhangi bir zamanda yapılabilir.
2. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, böyle bir talep hakkında, varsa, alınacak tedbirleri kararlaştıracaktır.

Madde 14

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Birleşmiş Milletlere üye olan bütün Devletleri ve 8. maddede zikredilen diğer Devletleri:
a. bu Sözleşmenin imzalanmasından ve madde 8, 9 ve 10’a uygun şekilde tevdi edilen onay ve katılma belgelerinden,
b. bu Sözleşmenin 11. maddesine uygun şekilde yürürlüğe girme tarihinden,
c. 11. madde gereğince yapılan gözden geçirme (revizyon) taleplerinden,
d. 12. madde gereğince Sözleşmeye konulan çekincelerden haberdar edecektir.
Madde 15
Bu sözleşmenin Çincesi, İngilizcesi, Fransızcası, Ruscası ve İspanyolcası aynı şekilde geçerli olan orijinali (aslı) Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne tevdi edilecektir; o da bütün Devletlere orijinalin tasdikli bir kopyasını gönderecektir.
Yukarıdaki hükümleri teyiden hükümetleri tarafından usulüne uygun şekilde yetkilendirilen aşağıda imzaları bulunan tam yetkili temsilciler Sözleşmeyi imzaladılar.

Yirmisekiz Nisan bindokuzyüzellisekiz’de Cenevre’de tanzim edildi.

Aslan Gündüz, Milletlerarası Hukuk – Temel Belgeler Örnek Kararlar, Betaş Yayınları, İstanbul 2000

TR-GR/Aksu

Lisansüstü çalışmalarını Türkiye'nin Yunanistan'la olan uyuşmazlıkları üzerine yürüttü. Türkiye'nin dış politikası ve dış politika krizleri özelinde çalışmalarını yoğunlaştırmaktadır. www.tdpkrizleri.org / www.tfpcrises.org / www.turkishgreek.org sitelerini hazırlamaktadır.

Learn More →